Güneş sistemi


 



En basit halie ileGüneşte bir yıldız olduğu için kendi içine çöken bir bulutsu tarafından oluştu ve oluşumdan arta kalanlarda gezegenleri meydana getirdi. Ancak konuyu birazdaha derinden alırsak: 

Yeterli kütleye sahip bir Bulutsunun süpernova veya benzeri bir patlamadan sonra oluşan kütle çekim dalgalanmaları tarafından etkilenmesi ile kütle merkezde yoğunlaşmaya başladı. Bulutsunun hacmi gittikçe küçüldü. Doğru orantılı olarak merkezdeki basınçta arttı. Artan sıcaklık basınc füzyon tepkimelerine izin verecek kadar yükseldiğinde bulutsunun merkezinde başlayan füzyon sayesinde güneş bir ön yıldız olarak doğmuş oldu. Yeni oluşan ön yıldızın etrafındaki ‘’gezegensel bulutsu(yıldız oluşumundan arta kalan metaryel)’’ da kütle çekim etkisi ile merkeze doğru küçülmeye başladı. Açısal momentumun korunumu sebebi ile küçüldükçe daha da hızlı dönmeye başladı ve çarpışma sayısı arttı. Bulutsunun içindeki çarpışmalar arttıkça topaklanmalar arttı. Artan topaklanma ile birlikte. Güneşe yakın olan bölgede Merkür, Venüs, Dünya ve Mars oluşurken uzak olan tarafta ise Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün oluştu. Güneşe yakın oluşan gezegenler genelde uçucu olmayan elementler barındırdıkları için katı birer yüzeye sahip oldular. Bu gezegenleri sırası ile gezegenleri inceleyecek olursak: 

Merkür: 

 

Güneşe en yakın olan Merkür’ün bir yılı 88dünya gününe eşittir. Bir günü ise 59 dünya günüdür. Merkür’ün çekirdeği gezegenin kendisinin %85i kadardır. Böyle bir çekirdek oranı normal olmadığı için, astronomlar Merkür’ün büyük bir çarpışma sonucu üst katmanlarını kaybetmiş olabileceği ve küçüldüğünü düşünmektedir. Bir başka teoride merkür’ün kendi yüzeyini yemesidir. Güneşe çok yakın olması sebebi ile çok fazla güneş rüzgârına maruz kalır bu sebeple herhangi bir atmosferi yoktur. Atmosferi olmadığı için içindeki ısıyı tutamaz ve dramatik sıcaklık değişimleri gözlemlenir. Gündüzleri 427 derece varan sıcaklıklar olmasına rağmen, geceleri sıcaklıklar -173 dereceye kadar düşebilir. Güneş sisteminin en küçük gezegenidir, ganymede ve titandan gibi uyudlardan bile daha küçüktür. %70 demir %30 silikatlardan oluşmuştur. Güneşe yakınlığı sayesinde newton fiziğineki eksikliklerin fark edilmesinde önemli rol oynamıştır, Newton’un klasik fiziğini Merkür’e uygulayınca, bilim insanları gezegenin yörüngesinde bazı sapmalar farketmiştir merkürü rotasından saptıran şeyin önce başka bir gezegen olduğu düşünülmüş ama düşünülen gezegen hiçbir zaman gözlemlenemiştir. Bu gözlem sebebiyle Newton’un teorisinde hata olabileceği gündeme gelmiştir. M.Ö. 3000 senesinde Sümerler tarafından ilk kez gözlemlendiği düşünülmektedir. İsmin de hızlı hareket etmesinden dolayı roma tanrılarının habercisi olan Merkür’den alır 

Venüs: 

Güneş sisteminin güneşe en yakın 2. Gezegeni olmasına rağmen, en yüksek yüzey sıcaklığı en yüksek gezegendir(400 derecenin üstünde). Bunu dünyanın atmosferinden 93 kat daha fazla olan atmosferine borçludur. Atmosferindeki karbondioksit, karbonmonoksit, sülfürik asit gibi sera gazları yüzenini bir battaniye gibi örtmüştür. Bu özelliklerinin haricinde dünya en çok benzeyen gezegenlerden biridir. Kütlesi dünyaya çok yakındır. Venüs’ün 1 yılı 225 dünya gününe eşittir, kendi etrafında bir turu ise 243dünya günüdür. ayrıca güneş sisteminde Merkür’le birlikte uydusu olmayan 2 gezegenden biridir. İsmine M.Ö. 1400 yıllarında ilk kez Babillerin yazıtlarında karşılaşılır. Diğer gezegenlere göre ters yönde döner. Yüzeyine çok fazla araç indiremediğimiz için iç yapısı hakkında net bilgilere erişmek mümkün olmamıştır. İsmini yunan aşk tanrısı Afrodit in Latince çevirisinden almaktadır 

  

  

Dünya: 

3.sırada yer alan dünya Üzerinde yaşam olduğu bilinen tek gezegendir. Güneş sisteminin en büyük kütleye ve yoğunluğa sahip gezegenidir, 4 katmandan oluşur bunlar; kabuk: 

Genelde silikatlardan oluşan görece ince bir katmandır. manto: 

Kabuğa göre çok daha kalın, akışkan lavlardan meydana gelmiştir. Dış çekirdek: 

İç çekirdeğin etrafını saran, akışkanlığı düşük olan bir katmandır.  Bu katmandaki metallerin hareketi sayesinde, dünyayı kozmik ışınlardan koruyan manyetik alan oluşur. İç çekirdek: 

Dünyanın merkezinde bulunur, sıcaklıklar 5000K in üstüne çıkabilir ama buna rağmen katı haldedir. Sebebi ise her ne kadar sıcaklıklar yüksek olsa da dünyanın basıcı sayesinde sıvılaşmamaktadır. Bir yılı 365 gün 6 saat, bir günü 24 saat sürmektedir, sıcaklıklar kalın bir atmosferi olduğu için çok değişmemektedir ortalama olarak 14.7derece sıcaklığa sahiptir 

Mars: 

 

4. sırada yer alır. Yüzeyindeki metal oksit sayesinde kırmızı renkte görünür. Çok ince Karbondioksitten oluşmuş bir atmosferi vardır. Aynı dünyada olduğu gibi kutuplarında buzullar bulunur, ancak bunlar su buzu değil karbondioksit buzudur. Halk dilinde buna ‘’kuru buz’’ denir. Üzerinde koloni kurulması en olası gezegenlerden biridir, ancak manyetik alanı olmaması sebebiyle kozmik ışınlara karşı korumasızdır. uzaydan gelen kozmik ışınları engelleyecek bir manyetik alanı olmaması sebebiyle bu ışınlar, marsın atmosferini buharlaştırır. Atmosferinin çok ince olması sebebiyle ısıyı tutamaz ve yüksek sıcaklık farkları oluşur. Sıcaklıklar -140 ile 20 derece arasında değişir. Bir yılı 687 gün bir günü dünya ya çok yakındır, ismini roma mitolojisindeki savaş tanrısı Marstan alır. 

 

karasal gezegenlerden sonra güneşe görece daha uzak bölgede oluşan gaz devleri yine güneşe görece uzak olmaları sayesinde hidrojen helyum gibi uçucu gazları etrafında toplayabilmiş ve çok yüksek hacimlere ulaşabilmişlerdir gaz devleri sırası ile jüpiter saturn uranüs ve neptündür son iki gezegene sıcaklıkları sebebi ile buz devleride denir  

 

Jüpiter: 

 Güneş sisteminin en büyük gezegenidir, dünyanın 1320 katı hacime sahiptir. Bir yılı 4,333 gün bir günü ise 9 saat sürer. Dış yüzeyi tamamen gazdan oluşmuştur ve katı bir zemini yoktur. Yapısı Yaklaşık olarak 89% Hidrojen, 10% Helyum, %0,3 Metan ve çok daha düşük miktarlarda amonyak, döteryum, etan, su ve diğer ağır elementlerden oluşmaktadır. Güneşe uzak olmasına rağmen atmosfer sıcaklıkları 400 derecelerin üstüne çıkabilmektedir. Bunun sebebi henüz net bir şekilde bilinmemesine karşın bazı hipotezler vardır. Yüksek kütlesi sebebiyle çekirdeğindeki normalde ametal olan hidrojenin metal hale geçtiği, ve sıvılaştığı gözlemlenmiştir. Güneş sistemindeki en çok uyduya da sahip olan Jüpiter’in toplam 79 uydusu bulunmaktadır, bunlardan en büyükleri sırasıyla Ganymade, Callisto, Io, Europa’dır. Jüpiterin en büyük uydusu Ganymade güneş sistemindeki en büyük 9.cisimdir ve kendine ait manyetik alanı bulunan tek uydudur. Jüpiter, ismini roma mitolojisindeki en büyük tanrı olan Jüpiter’den alır 

  

 

  

Satürn: 

Jüpiter’den sonra en büyük 2.gezegen olan Satürn güneş sistemindeki en büyük halkalara sahiptir. Bu halkalar genellikle su buzundan oluşmuşlardır, Satürn’ün etrafından başlayıp 480.000km uzaklığa kadar devam eder, ancak 
kalınlığı birkaç yüz metreyi geçmez. Bu halkaları dünya üzerinden her ne kadar çizgi gibi görsekte aslında birer çizgi değil, küçük göktaşlarından ve su buzundan oluşmuşlardır. bir yılı 10,759 gün, bir günü ise 10 saat sürer. Satürn de yaklaşık 82 uyduya sahiptir bunların sadece 13’ünün çapı 50km den fazladır. Yapısında ise diğer gaz devlerinde olduğu gibi hidrojen ve helyum bulunur. metalik hidrojen Jüpiter’de olduğu gibi Satürn’de de bulunur, ismini roma mitolojisindeki tarım zaman tanrısı olan Satürn’den alır. 

Uranüs: 

Jüpiter ve Satürn e göre daha küçüktür, eksen eğikliği alışılmışın dışında 98derecedir. Diğer gezegenlerin görece dik eksenlerine kıyasla yana yatık bir şekilde dönmektedir, dönüş ekseninde yani dikey şeklinde ince bir halkaya sahiptir. Bir yılı 30,687 gün, bir günü ise 17 saat sürer. Çoğunlukla hidrojen ve helyumdan, daha düşük oranlarda da su amonyak gibi maddelerden oluşmuştur. 27 uydusu olan Uranüs’ün en ünlü uydusu triton ’dur. İsmini Yunan mitolojisindeki göklerin ve yerin koruyucusu Uranüs isimli tanrıdan almıştır  

Neptün: 

Güneş sisteminin sonuncu gezegeni olan Neptün’de, Uranüs gibi bir buz devidir. Koyu mavi bir renktedir. Uranüs’e yapısal olarak benzerdir, hidrojenden bir kabuk ve su buzundan oluşan bir çekirdeği bulunur. bir yılı 60,190gün bir günü ise 16 saat sürer. Ayrıca matematiksel hesaplamalarla bulunan ilk gezegendir, bulunma hikâyesi ise; bilim insanları Newton’un yörünge kanunlarını Uranüs’e de uyguladıklarında gezegenin olması gereken yerde olmadığını gözlemlemişlerdir, bunun üzerine Neptün gezegenini ön görmüşler ve tam doğru yerde doğru boyutta bulmuşlardır. İsmini de mavi renginden ötürü roma deniz tanrısı Neptün’den almıştır. 

Yorumlar